Mustafa
Kemal Paşa’nın Havza’dan Amasya’ya doğru giderken Damat Ferit Paşa, Paris
Konferansı nezdinde siyasi temaslarda bulunarak 17 Haziran 1919 tarihinde
Osmanlı taleplerini dile getiriyordu. Wilson
Prensiplerini
esas alan Ferid Paşa şu taleplerde bulunmuştu;
1-
Savaştan önceki Osmanlılara ait
olan toprakların statüsünün muhafazası,
2-
Ege Adalarının Yunanistan ve Oniki
Ada’nın, İtalya tarafından Osmanlı Devleti’ne bırakılması
3-
Balkan Harpleri sonunda, Bulgar ve
Yunanlılara geçmiş olan Batı Trakya’nın, Osmanlı Devleti’ne geri verilmesi,
4-
Doğu Anadolu’da, bir Ermenistan’ın
kurulması müzakerelerine başlanabileceği,
5-
Osmanlılara bağlı kalmak şartıyla,
Araplara muhtariyet verilebileceği.
Bu
talepleri ile Ferid Paşa gülünç bir duruma düşmüştü. Osmanlı Devleti’nin
konferansa davet edilmesinde önemli bir rol oynayan Clemenceau’nun, Ferid
Paşa’ya hitaben, “Okuduğunuz kağıdı bize bırakınız. Siz aşağıdaki büfeye gidip
istirahat ediniz” şeklindeki sözleriyle hakaret edercesine müdahale ettiği
ileri sürülmüştür. Ferid Paşa’nın konuşmasından sonra ABD Başkanı Wilson’un,
“ömrümde bundan daha aptalca şey duymadım”, İngiliz Başbakanı Llyod George’un,
tepki olarak “iyi espri” şeklinde alay ettiği ve bu sözleri de “Türklerin
siyasi kabiliyetsizliğinin en iyi kanıtı” şeklinde değerlendirdiği iddia
edilmişti. Bu tepkiler “siyaseten müdafaa” ile ülkenin kurtarılamayacağını
gösteriyordu.
Dış
politikada bu gelişmeler yaşanırken geçtiği Amasya’da temaslarını sürdüren Mustafa
Kemal Paşa’nın, Posta Telgraf Umum Müdürü’nün, Redd-i İlhak ve Müdafaa-i
Hukuk-ı Milliye Cemiyetleri tarafından gönderilmek istenen telgrafların katiyen
kabul edilmemesine dair
talimatına
tepkisi son derece sert oldu. 20 Haziran 1919 tarihinde vilayetlere bir telgraf
çeken Mustafa Kemal Paşa milletin sesini boğmaya yönelik bu kararın uygulanmamasını
emretti. Bu, Mustafa Kemal Paşa ile merkez arasındaki ilişkilerin gerilmeye
başladığının ilk göstergesiydi.
Öte
yandan 9. Ordu Müfettişi Mustafa Kemal Paşa, 20. Kolordu Komutanı Ali Fuat
Paşa, İttihadçıların ileri gelenlerinden Hüseyin Rauf Bey, 3.Kolordu Komutanı
Albay Refet Bey, Mustafa Kemal Paşa’nın yanında bulunan Kurmay Subaylardan
Albay Kazım (Dirik)Bey ve Hüsrev (Gerede)Bey ile yaver Muzaffer (Kılıç) Bey’in
imzalarının bulunduğu, Amasya Tamimi, telgraf aracılığıyla II. Ordu Müfettişi
Cemal (Mersinli) Paşa ve 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa’nın
fikirleri alındıktan sonra nihai şekline kavuşturuldu. Amasya Tamimi 22 Haziran
1919 tarihinde sivil ve askeri makamlara gizli kalmak şartıyla şifre ile tebliğ
edildi. Amasya tamimi şu şekildeydi;
1-
Vatanın
tamamiyeti, milletin istiklali tehlikededir.
2-
Hükûmet
merkezi, İtilaf Devletlerinin etkisi ve denetimi altında bulunduğundan; sahip
olduğu sorumluluğun gereklerini yerine getirememektedir. Bu durum milletimizi
adı var kendi yok durumuna düşürüyor.
3-
Milletin
istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
4-
Milletin
durumunu ve davranışını göz önünde bulundurarak haklarını dünyaya duyurmak için
her türlü etki ve denetimden uzak bir milli heyetin varlığı gerekmektedir.
5-
Bunun
için her taraftan vukuu bulan teklif ve milli istek üzerine Anadolu’nun en
güvenilir yeri olan Sivas’ta milli bir kongrenin süratle toplanması
kararlaştırılmıştır.
6-
Bunun
için, bütün vilayetlerin her livasından parti ayrılıkları dikkate alınmaksızın
muktedir ve milletin güvenini kazanmış üçer kişinin olabildiğince çabuk
yetiştirmek üzere hemen yola çıkarılması gerekmektedir. Her ihtimale karşı
bunun milli bir sır halinde
tutularak ve delegelerin gereken
yerlere kimliklerini gizleyerek gelmeleri gerekmektedir.
7- Doğu vilayetleri namına 10 Temmuz’da Erzurum’da
toplanması gereken kongre için sözü geçen vilayetlerin Müdafaa-i Hukuk ve
Redd-i İlhak Cemiyetleri’nden seçilmiş üyeler zaten Erzurum’a doğru yola
çıkarılmışlardır. O vakte kadar diğer vilayetlerimizin temsilcileri de Sivas’a
geleceklerinden Erzurum Kongresi’nin üyeleri belirlenecek
zamanda umumi toplantıya katılmak üzere Sivas’a
hareket edecektir.
Tamimde
yer almayan ancak Mustafa Kemal Paşa, Ali Fuat Paşa, Hüseyin Rauf Bey, Albay
Refet Bey ve Kazım Karabekir Paşa’nın üzerinde mutabakata vardığı gizli bir
madde daha olduğu da dillendirilmektedir. Buna göre adı geçen komutanlar,
beklenmedik bir vaziyetin ortaya çıkması halinde Sivas Kongresi’ni milli
meclise dönüştüreceklerdi.
Bu
arada Osmanlı Hükümeti’nin Paris Konferansı’ndan taleplerine karşı İtilaf
Devletleri 28 Haziran 1919’da cevap verdiler. Bu cevapta Osmanlı taleplerinin
başka ülkeleri de ilgilendirdiği ve acele bir karar vermenin
mümkün
olmadığı dolayısıyla Paris’te kalmasının bir fayda sağlamayacağı Osmanlı
heyetine bildirildi. Osmanlı delegeleri de Paris’i terk ettiler.
Bu
cevap “Siyaseten müdafaa” fikrinin başarıya ulaşamayacağını göstermişti. Buna
rağmen Damat Ferit Paşa Hükümeti bir süre daha bu fikri savunacaktı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder